Hırbetul Beyza
Eğitim Kurumu Detayı |
No : E- 2137 |
Kurucusu |
KuruluÅŸ Tarihi |
EÄŸitim Dili |
Şehir / Ülke |
|
VI. yüzyıl |
|
Şam (Dımeşk)
/ |
Özellik |
Türü |
|
Kasır/Saray/Köşk/Kervansaray |
Adres |
Web |
|
, |
|
|
|
|
Kurum No: 2137 |
Hit : 3350 |
Hata Bildirimi |
Tavsiye Et |
|
 |
EÄŸitim Kurumuna ait Dergiler |
Eğitim Kurumuna ait Kütüphaneler |
EÄŸitim Kurumuna Ait Akademik Birimler |
Universite
ilgili kurumlar
EÄŸitim Kurumuna ait Tezler |
Hakkında Bilgi |
Hırbetu'l Beyza
İslâm öncesi döneme ait bir Arap kasrı.
Åžam'ın 100 km. güneydoÄŸusunda Suriye çölünün batısındaki bir vadinin yanındadır; Kasrü'lebyaz adıyla da tanınır. Mevcut kalıntılardan ve içinde yer aldığı mahal yönünden tahkimatlı bir ÅŸato olduÄŸu anlaşılan yapı, ilk bakışta Emevî kasırlarının planlarına sahipmiÅŸ gibi görünmekteyse de dikkatli bir inceleme sonunda onlardaki ihtiÅŸamın ve törenlere yönelik teÅŸkilât Özelliklerinin bunda bulunmadığı ortaya çıkmaktadır. Emevî kasırlarındaki taht odası ve mescid gibi bölümlere rastlanmayan yapının bundan dolayı bir Emevî eseri olmadığı bellidir.
V veya VI. yüzyılda yapıldığı sanılan Hırbetü'lbeyzâ, 60 x 60 m. Ölçülerinde kare planlı bir yapı olup 43 x 43 m. ölçüsündeki bir iç avlunun etrafına sıralanmış ÇeÅŸitli mekânlardan meydana gelmiÅŸtir. Emevî kasırları gibi köÅŸelerinde yuvarlak ve doÄŸu cephesi hariç dış duvarlarının orta kısımlarında yarım daire kesitli takviye kulelerine sahiptir. DoÄŸu cephesinin ortasında giriÅŸ ve bunun iç taraftaki iki yanında nöbetçi odaları ve onların yanlarında da depo olması muhtemel uzun dikdörtgen salonlar yer almaktadır. Avlunun kuzey, batı ve güney taraflarında da çeÅŸitli odalar bulunmaktadır.
Emevî kasırlarının yanında daha mütevazı bir teÅŸkilâta sahip olan binanın onlardan daha uzun süreli iskâna ve gündelik kullanıma tâbi tutulduÄŸu anlaşılmaktadır. Bu durumda binanın bulunduÄŸu bölgeyi ve yakınındaki bereketli vadiyi hâkimiyeti altında tutan bir derebeyinin ÅŸatosu olduÄŸu tahmin edilmekte, Kuzey Suriye'ye has özellikler gösteren sınırlı iç tezyinatının Emevî eserlerindekilerin yanında çok mahallî ve sönük kalması da bu görüÅŸü desteklemektedir.
|
Fihrist
Kayıt Ekleyen / Eklenme Tarihi
Sümeyye Abaci / 22.03.2016